14

Mahir'im Dogdu


Bu bir dogum hikayesidir :)

Günlerden 16 Ekim geldi catti, doktorlarin tahmin ettigi dogum tarihi...Ama ogluma dair icimde hep gününden erken dogacakmis hissi vardi, belkide ben cabuk kavusmak istedigimden öyleydi...Hastane kontrolüne gittik, hersey yolundaydi ve her iki günde bir yine gitmek üzere konusuldu, 10 gün daha bekleyecektik, sonrasi sanci getirilmesi icin ilac alacaktim. Gel zaman git zaman 8.gün kontrolünde beyaz cok minik sanci ilaci verildi ve 10. güne kalmaz gelirsin mutlaka dedi doktor...
Oglum CTG kontrollerinde bile hic rahat durmuyordu, öyle hareketliydi ki, doktor "ooo vahsi bir bebek", "orada hareket edecegine disari cik artik kucuk adam" gibi seyler söylerdi :)
8. gün kontrolümdeki ilac hemen o gün hafif sancilarimi baslatmisti, günlerden cuma idi ve ben geceye artar belki doguma giderim diye hayal ediyordum ama geceye hepten kesildi sanci ve cumartesi hic yoktu...Pazar günü zaten kontrolüm vardi ve hastaneye yatacaktim daha etkili bir ilac verilmek üzere.
Pazar sabahi kahvalti edip hastaneye gittik esimle, normal kontroller yapildi ve 5cm acilma oldugu söylendi, yani o evdeki hafif sancilar bosuna olmamis, baska bir ilaca gerek duyulmadi yine o minik beyaz ilactan verildi. Saat 10'a dogru sancilar hafiften gelmeye baslamisti, oglumuza kavusacagimiz duygusu gittikce artiyordu.. Ruhen cok rahattim, korkmuyordum, Allah'in yardimiydi bence böyle hissetmem...
Vakit ilerledikce sancilar artiyordu, hic oturmuyordum, esimle merdiven basinda duruyorduk, elimden geldikce hareket etmeye calistim, merdivenlerden inip ciktim, derin nefesler alip verdim...Doguma hazirliyordum kendimi, vücuduma elimden gelen destegi verip gerisini Allah'a birakacaktim. Sonrasi yine kisa bir muayne edildim ve acilma artik 7-8cm olmustu. Doktor "ciddi sancilarin var ama gayet keyifli gözüküyorsun" dedi, ben ise "simdiden bagirmaya baslarsam sonra ne olacak" diye gülüstüm :P
Saat 11:30'dan sonrasi gelen sancilar beni zorlamaya baslamisti, her sanci geldiginde "Rabbi yessir vela tuassir Rabbi temmim bilhayr" diye okuyup dururken bir yandan "bu bir dogum dalgasi, geldikce vücudum doguma dogru ilerliyor ve simdi gececek" diye kendimi rahatlatmaya calistim. Esim yanibaslarimdaydi ama böyle durumlarda tikanir, ondan yanimda olmasi disinda birsey de beklemiyordum :P
Iceride dogum yapan birinin sesleri geliyordu, Rabbim kolaylik versin diye söylendim, sonradan oda arkadasim oldu kendisi..Tek begenmedigim nokta negatif elektrik aldigim ve hareketlerini yapmacik buldugum ebenin o gün nöbette olmasiydi ve yanimdan gecerken "birazdan görüsürüz" demisti. O deyisi bile kafamda horror bir sahne olarak hayal ettim "birazdan göreceksin gününü, hahaha" dermis gibi :P

Artik sancilar kivrandirmaya baslamisti beni, "offf simdiden dayanamayacak gibiyim eyvahhh" diye düsüncelere dalmistim ki dogumhanede yatakta buldum kendimi.
(Buraya kadar bikac kez ara verdim yazarken ve simdide bizim aslan parcasi uyurken uyumaya kaciyorum..)

(Iki gün sonrasi yazmaya devam :P)
Dogum yapacagim ortam ferahti ama o an kötü bile olsaydi umrumda degildi cünkü insan sancilardan baska hicbirseye odaklanamiyor. Ebe gerekli birseyleri yaptiktan sonra sürekli bir yerlere gidip arada ugruyordu yanima, bolca telefonlarda konusuyordu...Saat 12:30 civarlari benim artik sancilar cok fenaydi, esimin elini isirdim bir kez sonra elime birkac mendili tutusturdu elini kurtarmak icin :P (Suan oglumun hatira kutusunda o isirdigim mendil topu...) Her sancida bagiriyordum, güya ben bu dogumda bagirmayacaktim hic, dayanmaya calisacaktim ama insanin elinde degil...Ikinma sürecindeyim ebe hala basimda durmuyor, esim artik eldiven takti eline belki bebek gelirse kadin yokken diye belki :P Cok gicik oldu kadina ama gel gör ki ortam müsait degil tartismaya...Ebe artik bebek tam dogmak üzere oldugu dakikalar geldi ve sevmedigim ses tonuyla (hala kulaklarimda...) "nefes alin, karninizdan nefes aliiin, böyle durun, sunu yapin" gibi seyler söyledi ama hic tatli dille degil, emreder gibi. Öyle böyle derken oglum dogdu ve biz o an bakakaldik ona, her aci kayboldu, ona kilitlendik :) Saclarini kivircik zannettim önce meger yapismislar öyle :P "Canim basardik, oglumuza kavustuk, atlattik..." gibi laflar ettim esime.."Evet basardik, sen cok güclüydün..." gibi birseyler söyledi esimde bana. Oglumuz kucagimizda kaldik öyle bir süre, agzina hurma sürdük, ilk emzirmeyi denedik, ebe beni yine unuttu, öylece üsümeye basladim orada, sonra neyseki doktor geldi devamini halletmek icin. Esim ebeyle birlikte oglumuzun ilk banyosunu yaptirdi, yürüyebilsem beni odama öyle götüreceklerdi, ayaga zor kalkinca sedyeyle gittik, tam ögle vaktiydi birseyler yedim ve bu mucizenin gercekligine inanmaya calistim :)
41+3 hafta karnimda tasidigim, kipirtilarini sevdigim, görmeden asik oldugum minik melek artik kucagimizdaydi iste...
Hastanede bebegi mümkün oldugunca annenin yanina birakiyorlar, özellikle normal dogum yapmissaniz, sürekli emzirmek icin...vs. Ilk günler sütüm pek gelmedi, ön süt ile doymuyordu sanirim, herkesin bebegi biraz uyuyordu benimki agliyor ne uyuyor ne beni uyutuyordu, hastanedeki ikinci gece artik dogum yapali hic uyumamis bedenimle bebek odasina ciktim aglaya aglaya ve bikac saat uyuyayim lütfen dedim...Hastane personelinin bazisindan hic memnun kalmadim, mesela bir gece 10-20ml mama istedim cocuk doysun az uyusun diye, kadin "önce emzirin, buyrun burada oturun emzirin...vs." dedi, ben zaten odamda emzirip gelmistim ve zaten nerdeyse yarim saatte bir emziriyordum ve tükenmistim o sebeple gitmistim oraya...
Birkac kez agladim hastanede, böyle zoraki tuhaf hareketler beni bunaltti! 

(Burada oglum kendisi gibi minik uykusundan uyandigi icin yine ara verdim...)
Simdi ilk dogumumla ikinciyi kiyaslamak istiyorum biraz:
Ilki süre olarak daha uzun sürmüstü, bu defa daha kisa..Fakat sancinin siddeti ikincide süre kisa olmasina ragmen daha zor geldi...Kizimin dogdugu an, üzerimde cok ciddi bir hafifleme olmustu, bu defa da oldu ama ilkinde o duyguyu cok daha yogun hissetmistim. Bu defa hastaneden memnun kalmadim, kizimda hem hastane hem calisanlari daha iyiydi. Ilki oldu bittiye geliyor, insan her ne kadar dogumu bilse de internette okusa görse de kendini neler bekledigini yasarken ilk kez yasiyor adim adim...Bu defa biraz daha tecrübeli, neler olacaginin bilincinde olunca da tedirginlik fazla olabiliyor..Dogum sonrasi toparlanma sürecim bu defa daha uzundu, farkli sorunlar da cikti, yani kirkim cikana dek ciddi bi kendime gelemedim, yani bedenen zordu...Kizimda ise lohusalik dönemi psikolojik olarak daha agir gecmisti, cok daha gergin ve stresliydim, bu defa daha tadini cikarmaya calisiyorum sanki tüm uykusuzluklara ve herseye ragmen...Beni üzen tek durum simdilik kizima vakit ayiramamak ve bazen yorgunlugumu ona yansitmak oluyor, zamanla insallah bir düzene girince her ikisini de güzel bir sekilde idare etmek istiyorum, tabi evde ilgilenilmesi gereken cocuklar haricinde bir de es var, hamilelik ve dogum sonrasi tüm perisan hallerimle yanimda oldugu icin kendisine minnettarim :)

Aslinda yazacak daha coook detaylar kalmistir mutlaka ama ilk aklima gelenleri yaziverdim...
Son zamanlar en büyük hobim, onunla konusmak, bakismak, öpmek, koklamak...
Rabbime sükürler olsun.

Simdi hickirikli ve ilgi bekleyen bebemin yanina kaciyorum ^^

*Kizimin dogumuna dair yazim BURADA..
*Tüm mail atan, soran, bu yaziyi okuma zahmetini gösteren, blogumu takip eden, ara sira ugrayan...herkese cok tesekkürler ve sevgiler :)

12

40 Haftalık Hamile


Suan en hamile halimle oturdum öylece yaziyorum.
Bugün tahmini dogum tarihiydi oglumun ama o doktorlarin belirledigi degil Allah'in nasip ettigi tarihte gelecek elbet :) Hastaneye gidip genel bir kontrolden gectik ve herseyin yolunda oldugunu, dogana dek (10 gün boyu) iki günde bir kontrole gidecegimizi ögrenip eve geldik.

Hamileligin 38 haftasindan sonrasi nasil bir bekleyistir bu yasayan bilir...
Hep ayni bedende oldugun, 9 ay icinde tasidigin, kalp atisini gördügün, kipirtisiyla mutlu oldugun, nasil acaba diye merak ettigin minik misafire, dünyanin en güzel hediyesine, Allah'in emanetine kavusma hissi...
Ve sonra düsünürsün, bunca hafta bekledin az daha bekle, hele hamileligin ilk aylari agza lokma süremedigin, suyu yudumlayamadigin, mide bulantisindan karin kaslarinin acidigi, 5-6 kilo verdigin günler..Asil o günlerdi zor gecen, ama gecti iste :) Bu son günlerinkisi heyecanin günden güne artmasi sadece...

-Oglum, diyerek gözlerine bakip tenine dokununca ben ikinci kez anne oldugumu hissedecegim (ins.).

Karnimdaki hareketleri öyle belirginki bazen, bu kesin diziydi, bu ayak ucuydu, sirtiydi diye tahminlerde bulunuyorum :) Kilosu da gayet iyi (3500 civariydi gecen hafta), bu kilo yeterli, dogunca alsin devamini ^^
Babasi ise gidip geliyor ama akli hep bende, her an calacak diye telefonuyla daha da birlesik yasiyorlar :P
Kizim ise bana gülüyor, ona göre göbegim artik cok siskin oldugundan oldukca komikmis :P Eline kalem verdigim oldu birkac kez ve cizip durdu göbegime..Doguma böyle gidersem en ilginc göbekli secilirim diye de daha boyatmiyorum ^^ 

Evin 4. bireyini beklemenin yanisira, haftaya Türkiye'den gelecek olan anneanneyi de bekliyoruz sabirsizlikla :) Yani bizim isimiz beklemek hep ^^ Annem ilk kez Viyana'ya gelecek bunca yil ardindan, ogluma tesekkür etmeliyim büyüyünce, buna vesile oldugu icin :)

Kilo durumunu hiiic sormayin, en basta 55'lerden 50'lere düsen ben son zamanlar 70'lere merdiven dayadim, tok karnina 70kg bana el salliyor :) Hayatimda ilk kez bu kiloyu da görmüs oldum :P Yeniden 55'lere dönüp oralarda kalmayi isterim ama bu tombik halimi de özleyecegim belki ^^ Hele de mayalanmis pogaca hamuru gibi tabir ettigim ayaklarim ^^ Onlari hic özlemeyecek biri varsa da esim olabilir, adam artik ovmaktan bikmistir :P 

Ve ben bu aralar havalar günesli, yagmursuz falan ondan dogmadi bu bizim oglan diyorum :P Hani ben onun hep yagmurlu bir sonbahar günü dogdugunu hayal ettimya, annesinin hayalini gerceklestirmek isterse...

-Bugün Cuma ve hava epey aradan sonra yagmurlu gözüküyor oglum, gel buyur anne-baba-abla kollarina :) Seni cok seviyoruz.


Not: Dua hediye etmek isteyeniniz olursa seve seve alirim :)


13

Mutluluk Zor Degil


"Haydi bugece de bir konu bulup bloga yazayim, arkada da piyano müzikleri calsin.." düsüncesiyle suan klavyeye dokunmaya basladim...
(Son zamanlar yazma sevkim artti sanirim ^^)

Konu ne olsun?
Mesela incitildiginiz zaman ne yaparsiniz? 

Herkesin kendince bir özelligi vardir bu konuda...
Bazisi mesela kendi incindigi kadar da incitir! Bazisi ise incindikce kabuguna gömülür...Cok rahat olanlar vardir ki bosverir/siler...Hele bir de o incindiginin onarilmasini bekleyen kedi gibi masum duruslular, onlar özellikle cok bekletilenler olurlar gibime geliyor...
Ben mi ne yaparim öyle durumlarda? (Mutlaka biriniz sormustur diye hayal ettim :P)
Karsiliginda incitmem, tam kabuguma da cekilmem, bosverecek kadar rahat degilim (maalesef..), onarilmayi bekleyen bazen masum bazen hircin bir kedi gibi oldugum söylenebilir...Zaten fazla önemi yoksa silmeye meyilli olurum...Telafi edilecekse ve ne kadar gec olursa o kadar üzülür yüregim...
Beklentidir aslinda bu. Ve hayat insanlardan fazla birsey beklemeyerek daha mutlu olundugunu hep ögretmistir! Ne kadar minimum beklenti o kadar rahat.
Aslinda o beklentiler de kisiden kisiye farklilik gösterir. Kimisi belki hayati boyunca eksik olan sevgi kabini doldurmak icin bekler durur sevdiklerinden...Kimisi egosunu sisirmek icin...Bazisi da niye bekledigini bile bilmez, belki de simarikliktan...

Kendimize soralim simdi, hayatimiz boyunca ne cok kisiden ne cok sey bekliyoruz degil mi?
Halbuki en basta beklentimizi Allah'tan beklemeliyiz, O'dur herseyin sahibi, "Ol" der oluverdirir...
Yanlis kisilerden bekleyip hem onlari hem kendimizi yipratiyoruz cogu kez.
Belki cok incinmeyiz böylelikle, hayata daha mutlu bakabiliriz, Rabbimiz beklentimizi karsilamazsa "vardir bir hikmeti" der tevekkülümüzü de ederiz...

Bu yazi suan üzgün bir kalp varsa ona su serpmek icin yazildi ayrica :)

Hepinize hayirli cumalar :)

10

Çocuk Deyip...


Merhaba blogumun daimi okuyuculari, arada ugrayanlar, ayda yilda bir yolu düsenler, hepinize merhaba :)
Sistikce sismeye devam eden hamile, oturup dinlenirken "bir yazi yazivereyim" diye düsünüp akip giden zamani kacirmadan uygulamaya gecmek istedi...

Konu annelere dair olsun...
Instagram'da severek takip ettigim güzel anneler var, imreniyor insan bazisina :) Cocuguna ayirdigi vakitlere, gecirilen kaliteli zamanlara, aradaki iletisime, duygusal baglantiya...vs. Herkes ayni derece "anne" olamaz bence ama bir gercek vardir ki anneler elinden gelenin en iyisini yapmaya calisirlar muhakkak degil mi?

Böyle cocugu en ön planda yasayan anneleri elestirenleri de okuyorum, gerci insanoglu herseyde elestirmeye birsey bulabilecek kapasitede zaten :P Mesela; O anne isini birakmis cocugu icin, aman gösteris, en iyi anne ödülünü alacak sanki, hep mi güllik gülistanlik yasiyor bu kadin, hic "offf" demiyor mu cocugundan...vs.
Benim sahsi fikrim bu tür annelerin harika birer örnek oldularidir! Cocuguna vakit ayirmak gerektiginin bilincindeler, bunun icin parayi/ideallerini elinin tersiyle bile itebiliyorsa bunun neresi kötü? Hem biz kadinlara annelikten daha güzel yakisan ne vardir? 
Ee biz bayanlar neden okuyoruz, calismayacak miyiz? 
Tabiki calisabiliriz ama bir anne icin tam zamanli calismayi mecbur olunmadigi sürece onaylamiyorum! Bir bayan esinden ayrilmistir, esini kaybetmistir ya da bunun gibi durumlar mecburiyettir bana göre, yalniz güclü durmak zorunda annelerdir onlar...Yani elimizde olmayan sebepler, bizim secimlerimiz haricinde gelisenler vardir, kader gibi...
Ben süper arabaya binecegim, en rahat evde oturacagim, en iyi tatillere gidecegim diye kendimi ise verip cocuguma verecegim zamanlari calisarak gecirip kisitliyorsam, bunu düsünmek gerekir!
Öldügümüz zaman geride birakacagimiz iyi yetistirilmis evlat gibisi var midir? Neden en büyük yatirimi ona yapmayalim ki...
Cocuk yetistirmek hele ki bu devirde eskisinden daha da zorken...
Babasindan göremedigi ilgiyi, sefkati baska erkeklerde arayan genc kizlar...Annesinden göremedigi sevgiyi kendi anne olunca cocuguna veremeyen anneler... 

Yani diyorumki birakalim o anneligi doya doya yasamaya calisan, hayatini ona odaklamis olanlari elestirmeyi...Baska pencereden bakalim; Sevgilerini hissedelim onlari gördükce, birkac damla da bize yansisin sevgileri ve gülümseyelim böyle anneler var diye :) 

Allah bana ve hepimize bu yolda kolaylik versin.


Not: Fotograftaki kitabi yeni bitirdim, kesinlikle tavsiye ederim ;)

6

Sürpriz Mektup (Etkinligi)

Dogurmadan yeni bir etkinlik yapalim istedim^^ Belkide son zamanlar mektup kutularimi acip biraz karistirmak bu sevgimi deprestirdi...

Bayrama mektuplasalim mi ? :)
Facebook Sayfamizda sorunca mektuplasmak isteyenleri, 10 kisi olduk bile :) Belki blog araciligiyla da katilan olabilecegini düsündüm.

Etkinlik hakkinda madde madde detaylari yaziyorum:
~ Zarflar/mektup kagitlari satin alindigi gibi gönderilmemeli, biraz süs-püs, koku, el emegi katilmali...

~ Icine mektup harici ufak hediyeler ekleyebilirsiniz (kitap ayraci, buzdolabi miknatisi, kartpostal...vs.)

~ Zarf standart ebatlarda olmali (paket degil!) ki kimse icin zor olmasin (hazirlamasi/göndermesi)...

~ Mektuba karsidaki kisi icin olusturup yazdigimiz bir Dua karti eklenmeli...

~ Tüm katilimcilar lütfen 18 Eylül'e dek tam isminizle beraber posta adresinizi mail adresime yaziniz.(kelebekgibi@hotmail.com) 21 Eylül'e dek herkese yazacagi kisinin adresini iletecegim ins. Bir hafta icinde yani 22-28 Eylül tarihleri arasi mektuplar postaya verilmeli.

~ Eger sizlerden istek gelirse yurtici-yurtdisi katilimcilari ayirabiliriz aksi takdirde karisik olacak...

~ Etkinligin ismi "Sürpriz Mektup" yani katilimcilar (mail yoluyla) bana adres gönderecek ve rastgele cekilis ile kim kime cikarsa ben adresleri dagitacagim, böylelikle kimse kendisine kimden mektup gelecegini bilmeyecek (ben haric:P)...

~ Bu etkinlige gercekten isteyenler ve önem verenler katilsin lütfen! Sonra geciken-gitmeyen-ertelenen postalar olmamali! Kimseye haksizlik olmasini istemiyorum! Katilim, verilmis bir sözdür...

~ (Isteyen) blogcu arkadaslarin etkinligi yukaridaki resimle birlikte sayfalarinda duyurmalari daha cok katilim icin faydali olacaktir :)

Anlasilmayan bir nokta da ya da sorunuz varsa bana yaziniz :) Ben de unuttugum birsey olursa ekleme yaparim...
Tüm mektupseverleri bekliyoruuum :)


17

Çok Hamileyim ^^


Oturdugum yerden kalkamiyorsam, uykusuzluklar had safhaya cikmissa, yere egilip birsey almak iskence olmussa, bol giyince oldugundan daha tombili dar giyince de acayip gözüken bir fizigim varsa, duygu karmasalari yasiyorsam, basit ev islerini bile yapinca kendimi o gün cok sey basarmis hissediyorsam, ayaklarim 37 iken 39'a yaklasmissa...vs. Bunlarin hepsi cok hamileyim demektir ^^

Hamilelik basli basina macera, dokuz aylik bir serüven :) Her annenin ve babanin bu serüvendeki deneyimleri farkli, belki hepsinde ortak noktalar var ama tipki parmak izleri gibi gercekten ayri ayri maceralar...Bunlari bilimsel bir aciklamayla degil, gözlemlerimle söylüyorum tabiki :)
Bu macerada bizleri neler bekliyor hic bilemiyoruz, bugün böyleyiz yarin baska, diger gün bir bakmisiz bebek kucagimizda ve biz inanamayan gözlerle o mucizeyi anlamaya calisiyoruz...Karnimizdayken de biliyoruz ama gözgöze gelince o mucizenin gercekligini daha yogun hissediyoruz. 9 ay karnimda tasidigim sey, bir canli, bir bebek ve ne kadar da masum, dokunmaya kiyilmayacak kadar zarif güzellikte...
Ben bir kez anne oldugum icin bunlari o ani hayal ederek söylüyorum.. Yalniz ikinci kez de ilkinden farkli degil, yine heyecanliyim ve merak icinde o kavusma gününü bekliyorum, daha dogrusu bekliyoruz. Bu defa bekleyen bir abla da var :) Esim ise bambaska duygularda, kendisi ilkinde birsey anlamadigini, asil simdi ilk kez o heyecani daha iyi yasadigini söylüyor :) Ben ise hep hayal ettigim gibi "bir de oglum olsa"nin gercekligine dogru adim atmanin mutlulugunda gidiyorum gündüz gece...

35. haftadan herkese sevgiler :)

4

20 Gerçek


Instagram'da 20 Facts diye bir mimleme yayildi son zamanlar..Ben de dahil oldum ve oradan takip edemeyenler icin blogumda da hakkimda yazdigim 20 gercegi paylasiyorum :) Aslinda bu 20 madde bana cok az geldi, daha 100'e tamamlardim belki :P Ama zaten senelerdir blog yazan birinin gerceklerini biraz da olsa devamli takipcileri bilirler (buraya yansidigi kadariyla...).

Fatih Sultan ve Mehmet kardeslerin ortancasiyim :)
Birsey alacaksam kesinlikle abartili fiyatlarda olmamali, yoksa israf ediyor hissine kapilirim ve parami daha iyi kullanmam gerektigini düsünürüm.
Kirtasiye ürünleri, kutu, ivir zivir alisverini cok severim.
Hayvanlari severim ama pek samimiyet kuramam, ugur böceginden baskasina dokunamam :P
En sevdigim mevsimler ilkbahar ve sonbahardir.
Baskalarinin cok yaptigi birseyi yapmak hep itici gelmistir bana…Hep bir farklilik katmam gerekli sanki…(Bayanlarin nadir oldugu) bilgisayar alaninda ögrenim görmemin bu huyumla baglantisi olabilir :P
Konusmayi severim hatta biraz gevezeyim belkide…
Bir izledigimi tekrar izlemeyi sevmem, ilkler özeldir.
Cekingen bir yapim var ama cok cabuk uyum saglar ve kaynasirim.
10» Hassas, detayci, cok duygusal, inatci, sabirsiz, bazen daginik ve tembel olusum sevmedigim huylarimdandir…
11» Yemege düskün degilim ve belki formumu buna borcluyum...Hatta bazen hergün yemek yemek yorar beni :P Kendime degilde baskasina yemek yapmayi severim.
12» Mektup okumayi/yazmayi, hediyelesmeyi, sürprizleri cok severim.
13» Ilkokul birinci sinifta bir oyun yüzünden ögretmenden yedigim tokat sebebiyle okuldan sogumus ve bir sonraki yil baslamistim…
14» Planli yasamayi seviyorum, aksi takdirde sanki elim ayagima dolaniyormus gibi…
15» Günlük tutmayi hep severdim, blogculugun temeli buna dayaniyor olmali..Hatta eski kasetlere ses kaydi ceker, siir okur, kendi kendime konusurdum iste :P Ama kendi sesimi dinlemeye tahammül edemem nedense ^^
16» Az arkadasim vardir, herkes ile samimiyet kuramam, zaman-güven ve tanimam gerekir…Az ve öz olani severim.
17» Ikindi vakitleri yatmayi ve gereginden fazla uyumayi sevmem, herseyde orta yol bana uygundur.
18» Cikolata/tatli  hic yemesem yoklugunu aramam ama meyveler hergün olmazsa olmazim.
19» Kendini cok öven, yapmacik hareketli, yükseklerden ucan, güven vermeyen, sözünde durmayi beceremeyen, oldukca bencil, arkadan konusan…vs. insanlar benden hep uzak olsun isterim.
20» Kafam hic bos durmaz…Yapilan iyilikleri unutmam…Sir saklayabilirim…Cocuk ruhluyum…Insanlara yardimci olmak beni mutlu eder…Cok seyahat etmek gerceklestiremedigim bir hayalimdir…


*Bu yaziyi okumus ve blogunda cevaplamak isteyen blogyazar arkadaslari ebeliyorum, haydi siz de yazin :)
 


0

33. Hafta



Hamilelik hakkinda pek yazi ekleyemedim bloga, sanirim bunda oglumuz icin günlük tutmamizin da etkisi var...Esim, kizim ve ben duygularimizi yaziyoruz aklimiza estikce, ailece tutulan günlük ayri güzel oluyor, onlarin yazdiklarini okumak bana bile keyif veriyor :) Insallah oglumuz da genc bir delikanli olup okudugunda ayni keyfi ve mutlulugu hisseder :)

Hamile olanin halinden en iyi bir baska hamile anlar degil mi :)
Ama su da bir gercek ki hic kimse birbiriyle hamileligini kiyaslayamaz, cünkü her biri ayri birer yolculuktur. Bende 33.hafta olan bir agri baskasinda olmaz, benim göbegim daha büyük olur baskasinin kücük olabilir, bebegim daha az ya da cok hareketli olabilir...Yani demek istedigim biriyle kiyaslarken ya da internetten okurken "niye bende bu olmuyor?" gibi gereksiz strese girmeyin :)
Ben ikinci hamileligimi yasiyorum ama yine de bebegimi gördükten sonra sanirim ikinci kez anne oldugumun farkinda olacagim :P Kucagimda tutarken, kokusunu alinca, yumusacik tenini hissedince...

Ultrasonda ilk görünce "Mahir'im" dedi babasi ve duygudolu bana bakti...Hani cogu insan son aya dek isim bulamaz, bu defa bizde sanki hamile oldugumu ögrenir ögrenmez belliydi. Aklimiza baska isim de gelmedi, biz ondan bahsederken coktaaan ismiyle hitap etmeye alistik bile...Bu ismi Maher Zain'den esinlendigimi düsünenlerde olabilir ama degil. Evde 3 kisiyiz ve hicbirimiz itiraz etmedi ya da baska öneride bulunmadi, herkes sevdi ve öylece kaldi. Kur'an-i Kerim'de de gecen isimlerdenmis fakat tam olarak hangi Süre ve nerede bilmiyorum, keske hafiz biri bana söylese...?
Mahir: Maharetli, hünerli, elinden iş gelir, becerikli...

Oglumuzu görmeyeli iki ay oldu, doktorumuz tatilde oldugu icin randevu gecikti bayagi ve haftaya insallah ultrasonda görmeyi heyecanla bekliyoruz :) 

Gecen haftalarda kizimda da yaptigim gibi 3 hurma hazirladim doguma. Birer Yasin-i Serif okudum ve üfledim hurmalara...Birini dogum öncesi sancilar baslayinca, digerini dogum sonrasi ve ücüncüyü de yavrumun damaklarina sürmek icin. Rabbim insallah uygulamayi da nasip etsin, hurmalar vesilesiyle kolaylik ve saglik versin. Bu defaki hurmalarin özelligi gecen yil ki Umre'den getirdigimiz Medine hurmasi olmasi...

Bunlarin yanisira evde oglumuz icin yer acmaya calisiyoruz, zaten cocuk odasi olmayan bir evde oturdugumuz icin yarisi kizima ait olan yatak odasini en pratik sekle sokup bir yatak sigdirmak amacimiz...Kizim kendi gardobundan yer bile gösterdi, "buraya da onun esyalarini koyabiliriz" diye :) 
Önemli olan yuvamizda huzur, saglik ve mutluluk olmasi, gerisi teferruat :)

Bakalim kücük askim gününü bekleyecek mi yoksa erken mi gelmek isteyecek annesinin, babasinin ve ablasinin kollarina...

Son olarak bu siskin hamile sizlerden Dua ister ve dua edecek herkese simdiden cok tesekkür eder :)



8

Bir Yazi Iki Alisveris


Posta gönderirken bir an önce o kisiye ulassa da mutlu olsa diye sabirsizlanan ben, ayni sabirsizligi bana posta gelecekse de yasiyorum :) Iyiki posta diye birsey icat edilmis :P Yalniz postahanelerle ilgili konuya hic girmeyeyim negatif bir yazi olmasini istemem...
Bugün en son gelen iki postami sizlerle paylasacagim :)


Ilk olarak Kitapyurdu.eu alisverisimin icerigini yaziyorum:
1- Her Gece Bir Dua (Senai Demirci)
2- Rabbin Sana Küsmedi (Senai Demirci)
3- Askin Meali-2 /Ibrahim ve Hacer (Sinan Yagmur)
4- Menekse Kokulu Hikayeler (Ender Haluk Derince)
5- Baba Olma Sanati (Dr. Sefa Saygılı, Pedagog Ali Çankırılı)
6- Cocuk Deyip Gecmeyin (Adem Günes)

Kizim icin olanlar:
1- Keloglan Masallari (Münire Danis)
2- Kücük Beyaz Ugur Böcegi (
3- Sinif Öyküleri-4/Hoscakal Güzel Okulum (Melek Ce)
4- Sakiz Kizin Günleri (Sevim Ak)
5- Haydi Kantine Hücum/ Zeynep'in Asiri Komik Maceralari-2 (Sebnem Güler Karacan-Murat Bingöl)
6- Basörtümle Cok Mutluyum (Dr.Eren Tatari)

Daha önceki kitap alisverislerimden bazilari:  

--------------------------------

Ikinci olarak "Douglas Box of Beauty " paketimi, kisaca Douglas Kutumun icerigini merak edenler icin yaziyorum:
* Douglas Absolut Nailpolish Anna (11ml): Orjinal boyutunda canli kiraz renginde bir oje...
* Douglas Absolut Eyes Noemi (3gr): Mat olan makyaj malzemelerini daha dogal buldugumu söyleyebilirim ve bu üründe öyle..Göze makyaj uygulamadan önce bunu baz olarak kullanmak güzel olacaktir. (Tabii ben bebisim dogunca ve gözlerim cok yorgunken vakit bulursam göz makyaji yapmadigim icin sade olarak sürmeyi düsündüm :P)
* Nivea Styling Spray Volume (50ml) ve Nivea glanz Shampoo Volume (50ml): Sampuan ve sekillendirici sprayi de deneme amacli kullanacagim, normalde Nivea ürünü almiyorum...
* Juvena Skin Nova Sc Serum (10ml): Parfümsüz yüksek etkili bir cilt serumuymus...Bu ürünün orjinal fiyatini görünce böyle bir sok oldum (100€'dan fazla ve 30ml). Yani bendeki ürünün degeri yaklasik 40€..Kullanir miyim bilmiyorum ama denerim sanirim kadar zahmet etmisler :P ^^
* Douglas Beauty System Seathalasso Duschgel (100ml): Yeni bir dus kremi daha, Douglas'in kendi ürünlerini daha önce kullanmadim, kaliteli olacagini düsünüyorum...
* Shiseido Anti-Dark Circles Eye Cream (2,5ml): Bu krem koyu göz altlari icin yogun bakim sagliyormus ama ihtiyacim yok sükürki...Yalniz kremin kutusuna bayildim, minnacik, deneme boyu oldugu icin :) Icindeki kremi cöpe bosaltip el kremi ile doldursam cantamda tasisam diye düsündüm :P
* Venus Aqua 24 Face Cream (15ml): Bu kremi nedense ilk görüste sevdim, hem kokusu hem kivami...Nemlendirici bir krem, bu ara olmasa da kis mevsimine dogru cok kuruyan cildimde ise yarayacagina eminim...
* Iki bedava deneme ürün secebiliyordum, birini Moschino'dan kendime digerini de Mint'ten esime birer parfüm olarak sectim. Ayrica Douglas kendi bir ürün daha eklemisti fazladan, Essence Ultime sac bakim onarim sampuani...

Iste bu hepsi yaklasik 70-80 euro ediyor normalde, ama gönderme de dahil olmak üzere 10€ ödüyor olmak belkide bu kutuyu alma sebeplerimden, yoksa kozmetige merakli degilimdir pek ve kullanmayi düsünmediklerimi hediye ediyorum genelde...Yalniz daha önce belirttigim gibi abone olunmuyor, belirli bir tarih belirlenip belirli sayida kutu o gün kimler siparis verebilirse kapis kapis bitiyor, ben de ne zaman almak istesem mutlaka kapiyorum, elimden kurtulusu yok :P ^^

Daha önceki kutular:

6

Amigurumi Kuzucuk


Bu yazimda sizleri "Şapşi" ile tanistiracagim :)
Hamileligin bulantili dönemlerinde, cok cok oturup uzandigim icin elimde oyalanirim, kafam dagilir diye baslamistim örmeye ve ne zamanki bulantilar bitti bir kenara koydum kendisini yarim yamalak :P
Bu aralar artik gözüme takilip duruyordu "bak burada yarim kaldim, ör beniiii" diye :P Hem bir yarim is daha tamamlanmis oldu bitince..

Ismi neden Şapşi bilmiyorum, örme esnasinda icimden ona öyle demek geldi ^^
Bitirince kizim hemen oynamaya basladi bile :) Onun begenmis olmasi beni mutlu etmeye yetti, hem sonra kardesi dogunca o da oynarmis :)


Kuzucuk birini kirmis olmali, o sebeple biraz düsünceli ve hüzünlü duruyor :P Ama kendisini affetirmek icin elinden geleni de yapmaya hazir ;) Hatasiz kul olmaz, önemli olan hatasinin farkina varip telafi etmeye calismak ve bir daha yapmamak degil mi :) ^^

--> Kendisinin bir baska pozunu Facebook'taki fotograf sayfama da ekledim
(Photolog Sultan).

Diger ördüklerimden bazilarini da görmek isterseniz BUYRUNUZ.


Bu yazinin sizlere biraz nese, keyif ve gülümseme katmasi dilegimle...
Sevgiler :)
3

Sayısız Nimetten Biri


 Rabbim bizlere sayisiz nimetler vermis hamdolsunki, bunlardan bazilari varki belki üzerinde düsünmezsek farkinda dahi olamiyoruz, kiymetini bilemiyoruz...

Bazi günler canimiz fena aciyor, karanliklarda ve dibe cökmüs gibi hissediyoruz, hersey üstümüze üstümüze geliyor, hicbirseyin bizi mutlu etmedigi anlar...Ve sanki o anlari yasarken hic ama hic gecmeyecekmis gibi uzun geliyor. Birgün gelip biz yine gülecegiz, yiyip icecegiz, kahkaha atacagiz, gezip tozacagiz diye bunlarin hayalini bile kuramadigimiz oluyor. Ama Rabbim "unutma" nimeti sayesinde bizlerin yarasina merhem oluyor, karanligimiza isik saciyor yeniden...Cikiyoruz o derin kuytulardan ve geriye bakinca anliyoruz ki hicbirsey kalici degil.
Zor anlarda sabretmenin önemi daha da artiyor, yanlarimizda kimler gercek görüyoruz...Belki bir iki el bize uzanip "nasil olursan ol ben buradayim, yanindayim" diyor ki onlar iste hayatimiz boyu hic kaybetmememiz gerekenler...Onlarla hafifliyor belki bir nevi hersey ama asil buyuk nimet "unutmaktir"...

Ya tersi olsaydi, hersey ayni yasandigi gün gibi taze kalsaydi icimizde bir yerlerde? Nasil tasirdik onca yükü hergün hergün, nasil yasamaya devam edebilirdik, nasil gülebilirdik yeniden, nasil sevebilirdik nefretlerden sonra...
Hic düsündünüz mü bunu? Hepimizin küllenmis nice yasanmisliklari var degil mi?

Rabbimizin merhameti ve sevgisi herseyde mevcut, görebilene...

4

Instagram Post-4


Instagram hesabi olmayip birazda olsun oradaki paylasimlarimdan da haberdar olmak isteyenler icin yine bir post hazirlamak istedim... Umarim sizlere keyif verir :)


❥ Kizima dair 3 kare :) Kitap okumayi sevmesi beni mutlu ediyor, hayati boyu bol okuyan bir insan olmasini dilerim...


❥ Mutfagimdan 3 kare :) Gül seklinde erikli milföyler, ispanakli yumurta ve besamel soslu mantarli krep...


❥ Ogluma dair 3 kare :) Ilk aldigim kiyafetleri, koskoca top gibi bir göbek ve 30. hafta okumalik :) :P


 ❥ Ciceklerime dair kareler olmadan olmaaaz :) Cicekleri cok seviyorum, Rabbim iyiki yaratmis onlari...


❥ Kitaplar...Bögürtlen Kisi (Sarah Jio), Aile Risalesi (Seyda Muhammed Konyevi), Ask Bir Davaya Benzer (H. Nur Artiran).


❥ Son olarak bana dair 3 kare ile kapanis yapiyorum :)


Daha önce buna benzer paylastigim üc yazinin da linkini ekliyorum: 


Hayirli, saglikli, bereketli, mutlu, renkli ve bol gülümsemeli bir Cuma diliyorum :)


4

Mutlu Abla


Bu yazimda kisaca kizimin penceresinden kardesini bekleyisini konu edinecegim.

Daha önce de belirttim mi bilmiyorum, 5 yasindan itibaren arada bir kardes istedigini hem belli eder hem dile getirirdi...Hatta dua ederdi bunun icin :) Biz ama biraz daha vakte ihtiyacimiz oldugunu düsünüp pek orali olmazdik. Kizim ne zamanki okula basladi ya da etrafimizda kardesi olan cocuklar cogaldi onlara imrendigini daha bir hissettim.
Gercekten de kardes bambaska birsey, bunun eksikligini ailenin tek cocugu olanlar bilirler...

7 yasinda artik onun harika bir abla olabilecegini düsündük ve Rabbimin de nasip etmesiyle hamilelik haberi hepimizi ama en cok onu mutlu etti :) Daha ilk zamanlardan hayaller kurmaya basladi, kardesiyle neler yapabilir, bana nelerde yardimci olabilir...vs.
Hic olumsuz bir düsünce ya da duygusunu görmedim insallah dogum sonrasinda da ayni sekil devam eder :)

*Mesela bu aksam havai fisek izlerken "korkma kardesim" diyerekten karnimi oksadi, kendisi kücükken korkardi cünkü...
*"Simdi oyuncak bebekle oynuyorum, yakinda gercegi olacak evimizde", gibi mutlulukla söylendi bir gün...
*Arada göbegimin hareketlerini sorar... Birseyler konusup, oksayip ya da sarki söyleyip kardesi tepki veriyormu takip eder...
*Ona masal okumayi, kiyafetlerini giydirmeyi, mama yedirmeyi, oyunlar ögretmeyi...vs. hayal eder.

Hamilelik sürecini benimle beraber gözlemliyor, bu kadar zor oldugunu tahmin etmiyormus :) Benden duyup söyledigi bir cümle de var "Zor ama cok güzelmis ^^
Karnimin iriligine sasiriyor bazen, "anne son aylar daha da sisecek, yürüyemezsin böyle gidersin bak" deyip taklit yapiyor, bir de agrilarim da artarmis, sanki cok deneyimli ya :)) :P
 Cok cocuk seven bir yapisi var, oyun oynarken bile kendisinin 4-5 cocugu oluyor ^^
"Belki birgün 3. cocugumuzda olur" diyor, ben ise " kizim dur bi karnimdaki cikmadan daha ne planlar yapiyorsun, Allah olmayanlara versin önce" diyorum :P

Canim kizim, ne de yakisacak ona ablalik ve kardesi ne kadar sansli olacak böyle bir ablaya sahip oldugu icin :) Dilerim ki iyi-kötü günlerde hep birbirlerine kenetlensinler...

Kizim ilk cocuk oldugu icin elbet onda daha fazla hatalar yapmisizdir, bu defa biraz daha tecrübeliyiz bakalim nasil olacak...
Rabbim hepimize evlatlarimizi saglikla ve hayirli sekilde yetistirebilmeyi nasip etsin.

2

Gül Kokulu Paket


Yillardir ara ara mektuplastigim güzel yürekli dost bana yine posta gönderdi gecenlerde...Sürpriz yapti, mutlu etti, gülümsetti, duygulandirdi...O bana zaten simdiye dek hep güzellikler ve Dua'lar katti :)

(Kendisinden gelen diger postalar: Mektup1, Mektup2, Mektup3...)


Postanin icerigi böyle, gördügünüz gibi bayagi kalabalik ve emek verilmis...

Uzunca yazdigi samimi mektuptan mi, anneciginin el emegi oglusum icin ördügü süveterden mi baslasam, kendi elleriyle süsledigi kutudan mi, yoksa kizim icin yaptigi sac bandindan mi...Gül kokulu seccade ve tesbih hemen kullanilmaya baslandi bile :) O citir elma ise cok lezzetli, bitmesin diye az az bikac kez kattik yogurdumuza :P Kizimin rengarenk tunigi bayramligi oldu :) Güzel bir kitap ayraci daha eklendi kitapligima...Amigurumi dergisi ise kesinlikle isime yarayacak ;) Mavi saksiyi oglumun esyalari icin kullanmayi düsünüyorum (coraplari, yani kremleri...). Kizima namaz kitapcigi ve Peygamberimiz hakkinda cizgi roman, ilk gün ikisini de okudu hemen :) Iste devamini da siz fotografta görüyorsunuz...

Mektuplasmanin ne kadar güzel oldugunu her defasinda yasiyor insan, hem hediyelesme sünnetini yerine getirmis oluyoruz hem de teknolijinin tüm ilerlemisligine rest ceker gibi uzun yollara posta atiyoruz :) 

Rabbimden dilegim dostlugumuzun birbirimize hayirlara vesile olarak devam etmesi...

Cok tesekkür ederim prenses Mehlika'nin güzel annesi, Allah herseyi gönlüne göre versin :)

4

Renkli Ramazan


Selamlar blog sevenlerim :) 
Ramazan ayiniz umarim saglikli, bereketli ve huzurlu geciyordur...Bu aya yönelik belki fikir olur diye bir yazi yazacaktim iki hafta öncesi ama yakinda bayram gelecek bile :P

Ramazan gelirken her evde bazi hazirliklar olmustur, bence bunlar sadece yemege/mutfaga yönelik olmamali...
Özellikle de cocuklu evlerde daha renkli görsel birseylerde degismeli, civil civil hatirlamali cocuklarimiz Ramazanlarimizi...

 Biz mesela birkac yildir hep oturma odasinin kapisini süslemeye calisiriz, ailece oturup güzel bir etkinlik yapilmis olunur. Bu yilki kapi da böyleydi, bombos olmasindan cok daha hos oluyor inanin :)

Ikea'dan yeniyil siralari Ramazan'da perdeye asmaya led süs lambalari almistik, onlari da güzelce astik, yaninca cok hos bir ortam olusuyor, bunu da kesinlikle öneririm :)

 Ayrica kizim Ramazan boyu aktif halde birseyler yapabilsin diye de oturup ona liste hazirladik. 30 gün icinde bu listedeki yaptigi her birsey icin puanlar topluyor ve bayrama toplam puanlari kadar ödül secme hakki olacak...Ödülleri onun sevecegi seyleri göz önünde bulundurarak beraberce yazdik. 200 puana ulasti bile :)
(Hergün benden Cüz dersi almakla hem puan toplayip hem de Kur'an-i Kerim'e gecti cok sükür. Gecen yil ara ara ders vermistim ve okullar acilirken gecmek üzereydik ki biraktik. Rabbim isteyen herkese nasip etsin, cok güzel bir duygu cocugunu Yüce Allah'in kelamini okurken seyretmek, dinlemek...Ayrica günde 15 dakikayi belirli konuya ayirmak bayagi verimli sonuclar veriyormus...)

Hergün ne cikacak diye merakla actigi Ramazan takvimi var, okulda müslüman cocuklar icin satisa sunuluyordu bizde almistik. Sadece bir resim cikiyor ve o bile mutluluk katiyor :) Arkasinda o resme ait not yaziyor, mesela ambulans resmi cikiyorsa, aciklamasinda onun numarasi...vs. yaziyor. Bu takvim olayini biz kendimiz cesitlendirebilir ve yapabiliriz diye düsündügümde maalesef gec kalmistik :P Ramazana bir hafta kala ufak tefek ivir zivirlar alinip minik keselere ya da kese kagitlarina baglanarak bir kartona asilabilir ve önlerine sayilari yazilabilir...Bir sonraki seneye kismetse yapmayi isterim.

Bunun yanisira Ramazan'da kizimla bolca animasyon filmleri izliyoruz, bazilari dini icerikli de oluyor, bazilari daha önce sinemalarda cikmis olanlar...vs. Sahurlara kalkmayi cok seviyor, uykusuzluk umrunda degil.
Cocukken hepimiz öyleydik degil mi :)

Türkiye'deki sicacik Ramazan pidelerini, atomlari, ezan ve top seslerini, teravihe giden insan toplulugunu, komsu-akraba ile yenilen kalabalik iftar sofralarini...vs. özlemiyor degiliz buralarda ama bizde kendimize göre Ramazanimizi güzellestirmeye calisiyoruz iste...

Bu mübarek ayda tek dilegim, artik savassiz bir Dünya olsun!
Rabbim zulüm altinda olan tüm kardeslerimizi korusun.


0

Kalbimdeki Geniş Oda


 Suan yanimda dünya kupasi macinin yari finaline bakiyorsun, yanimda olman bana bir parca güven, bir parca güc ve en cokta huzur veriyor, bir de hayatima sevgi, renk ve anlam katiyor :)
Rabbime sükürler olsun seninle gecirdigim her dakika icin...

Sicak havalarla cok aram yoktur bilirsin...Hem senin dogdugun hem de gönlümün sicaginin sana aktigi ay olmasa Temmuz'u böyle sevmezdim belkide...

Gözlerinin icininde beraber gülümsedigi bakislarla bakiyorsunya hani bana, mutlu oluyorum, istiyorumki ömürboyu o gülerken kücülen gözler öyle kalsin, Rabbim hep güldürsün...



Hayatimda ilk kez yaptigim Cheesecake'den saat 12'ye gelince bir dilim yedin, bu dogumgünü de böyle olsun dedim :) Devaminda sahurda senin icin hazirladigimiz notlari verecegiz kizimla, 10 tane o, 22 tane de ben yazdim, yani senin yeni yasin sayisinca...En güzel hediye sevgiyi göstermek, duygulari paylasmak olacagini düsündük :) Diger bir hediye ise gec siparis edildigi icin yollarda henüz :P Umarim isine yarar birsey secebilmisimdir...Ama en eeenn güzel hediye henüz karnimda durmakta ^^ Insallah o da Ekim ayinda aramiza katilip bir kez daha baba olmanin güzelligini yasatacak sana...

Diliyorum ki Rabbim hayat yolculugumuzda hayirli adimlar attirsin bize ve birbirimizin cennete gitme sebebi olabilelim...
Nice saglikli, mutlu ve huzurdolu yillara centilmenim :)


*Esimin cocukluk fotograflarini seviyorum ^^
*Kizimin babasina notlarindan üc tanesini ekledim, cocuklarin duygulari daha bir özel degil mi...
* Cheesecake tarifini portakalli denedim ama baska meyveyle daha da güzel olacagini düsünüyorum...


0

Kars'tan Pembeler Maviler


Cok sükür posta kutum arada bir hareketlenmeye devam ediyor :) En son canim kardesim kizimin dogumgününe birseyler göndermisti ve tabii bizi de unutmayip sevindirecek birseyler eklemis, fotograf bulunsaydi Pc'de ekleyecektim ama yok...


Yine dün dogum icin hastaneye kayit olma islemlerinden sonra eve gelmistik ki biz yokken postacinin kagit biraktigini gördük, hemen kim göndermis diye bakinca, ismin nerdeyse hergün haberlestigim birinden oldugunu gördüm ^^ Hamiledas diyorum ona, aramizda 3 hafta fark var cünkü.. Bana sürpriz yapip posta hazirlamis hic belli etmeden :) Kendisinin blogu da var: Basibaglikiz


Her biseyi ben severim diye özenle sectigini görünce cok mutlu oldum. Hediyelesmenin tekrardan pek güzel bir sünnet oldugunu hatirladim :) Özel gün, zaman, mekan, uzaklik önemli degil...Sevildigini hissetmek duygusu harika :) 

Paketimden neler neler cikti :) Puantiyeli tutacak, kelebekli aski, dantel servisler, kizima canta-yüzük ve okumalik, bebegimize minik güzellikler, buzdolabimdaki miknatis koleksiyonuma bir yenisi daha, özel gün fotograflarindan...vs. English home ürünlerini hep begeniyle takip etmisimdir zaten ama buralarda magazasi yoktu, oradan alinmis birseyleri karsimda görmek o sebeple ayri hos oldu :) 
Tesekkürler Basibaglikiz :)

Cok sükür Allah'a etrafimda (az ve öz) sevenlerim, dua edenlerim, hal hatir soranlarim var her daim :) Dilerim ki Rabbim onlari etrafimdan hic eksik etmesin ve hep güzel günlerini göstersin bana...


*Daha önceleri bazi postalarimi paylasmistim, merak edenler icin hepsi burada:


6

Hamileysen...


En son hamilelik haberimi verip kacmistim, biraz detaylarina girmek istiyorum bu defaki yazimda :)

Oncelikle sunu belirtmeliyim ki her hamilelik farkli bir macera, yani bir öncekiyle ayni olur diye düsünürseniz zaman icinde yanildiginizi görürsünüz...Ben ilk haftalar kizimda yasadigim kanama ve düsük tehlikesi durumunun yine olmasindan öyle tedirgindimki, o haftalarin cabucak gecmesini bekledim, neyseki Rabbim bana öyle bir korku yasatmadi cok sükür :)
5. hafta fena halde istahliydim, acayip tursu yedigimi hatirliyorum saat kac olursa olsun :P
6. hafta bulanti ve tiksinme kendini gösterdi,
7.-13. hafta arasi bulantilar yogun halde devam etti...
14.-16. arasi azaldi ve 17. de bayagi rahatladigimi hatirliyorum :)
Suan 22. haftanin icindeyim...
Bulanti dönemi icinde 6-7 kilo kaybettim, yani bu ara hamilelik öncesi kiloma ancak geri geldim (56).
Bazilarinin hic bulantisi olmamasi ya da cok olmasi sagliksiz demek degil...Ama bulantilarin iyi bir hamilelige dair isaret oldugunu okumustum...
O dönemin hic gecmeyecegini zannediyor insan, yasayanlar cok iyi anlayacaktir...Insan yemenin ne büyük nimet oldugunu cok coook iyi anliyor. Ramazan ayinda da bunu biraz anlariz ama en azindan aksama rahatca yiyebilecegimizi biliriz ve bekleriz, bunda bekleyisin süresi tam belli degil ve daha uzun sürecli oluyor bir nevi daha cok sabir gerektiriyor...Eee iceride bir inci tanesi/bir melek yaratiliyor kolay olmaz tabiii...Ve insan basina gelince nelere katlaniyor, ya da söyle ifade edebilirim; Rabbim katlanabileceklerimizi bize nasip ediyor, bizi en iyi O biliyor...
Bulantili dönemde Facebook blog sayfamda iletiler yazdim ara ara, herkesi hamile olmaktan sogutmasam bari diye de tedirgindim acikcasi ^^ Aslinda rahat oldugumuz her ana sükretmeyi hatirlatmakta istemistim yazarken...

Kahvalti etmeye daha bes on gün icinde basladim, bir süre meyveli müslili yogurt benim kurtaricim oldu :)
Müsliyi hamilelere kesinlikle tavsiye ediyorum, sevdiginiz meyveler esliginde ya da yogurtla olmasa da sütle de yiyebilirsiniz. Bir ara iki üc kasik bal ile sadece kahvalti edebildim, aksamlari nutella yedigim oldu ki bunlar benim normalde öyle alip yedigim seyler degildir :) Tatli degilde tuzluyla aram iyidir hep...Ama hamilelik insana yapmam dediklerini yaptiriyor sanki ^^ Tavuk eti severken, hic yiyemez oldum, sadece kuzu etinden biraz yiyebiliyorum o da cok nadiren...Son haftalar sebze ve meyve ile besleniyorum en cok, bir de sabah uyaninca balli süt ile güne baslamaya özen gösteriyorum.
Favori sebzelerim, turp, domates, salatalik...Meyvelerden ise frambuaz, bögürtlen, kiraz, yaban mersini, seftali...
Oglumuz icin günlük tutuyoruz, arada bir o an ki duygularimizi yaziyoruz ailece, kizim da dahil olmak üzere :)Onun heyecanli bekleyisini ayri bir yazida yazmak istiyorum insallah...

Aklimizda bir isim var ama henüz net olmadigi icin yazmiyorum...

Okuduguma göre bu haftalar hamileligimin en güzel dönemi, insallah bundan sonrasi tadini cikararak saglikla devam eder :) Gecen hafta bir gece hastanede yattim besin zehirlenmesinden dolayi, aman siz siz olun disaridan yiyecek alirken secici olun, özellikle sicak havalarda etli birseyler alacaksaniz...

Rabbim tüm hamilelere kolayliklar versin :)


*Diger aktuel paylasimlarimi takip etmek icin Instagram, KelebekGibi Facebook ve Fotograf sayfama da gelebilirsiniz...

14

Ikinci Kez...


Yeni yazi tusuna basmayi özlemisim :)
Öncelikle yazmadigim zaman icinde, benimle iletisim kurmus, mail göndermis, Facebook'tan takip etmis, bir sekilde iletisimi koparmamis olanlara özellikle tesekkür etmek isterim :) Iyiki blog sayesinde tanidigim güzel insanlar var diyorum... Iste onlar sayesinde bu blogun sonu gelmiyor, ara verilse de geri geliniyor suan oldugu gibi :)

Bir hamilelik dönemi acmistim blogumu yillar önce...Hatira olurdu hem yavruma...O karnimdaki minigim bugün tam 8 yasina girdi :) Bugün nasil duygusalim hic sormayin...

Babasiyla bebeklik fotograflarina bakindik, zaman ne de cabuk gecmis..Acaba iyi birer anne-baba olabildik mi bunu düsündük, farkina vardigimiz hatalarimizi tekrarlamamaya karar aldik, daha cok cok sevgimizi verelim dedik, onun icin herseyin en iyisini diledik, sevindik, güldük, duygulandik...
Insanin evladina olan sevgisi baska hicbir sevgiye benzemiyor, Rabbimden bu tarifi imkansiz duygulari isteyen her aileye yasatmasini diliyorum.

Ve suan verecegim haber bir süredir yazamama sebebimin aciklamasi olacak:
19 haftalik hamileyim :)
Allah'im bize birde erkek evlat nasip etti, hamdolsun O'na.

Devamini ve ayrintilari da insallah baska bir yazida yazmak istiyorum.
Sevgiyle, saglicakla kalin :)
8

Okuyalım Okutalım


Yine bir kitap alisverisimi paylasmak ve devaminda en son okudugum kitaptan bahsetmek istiyorum :)

1- Ciceklerimi Rüzgara Verdim (Debbie okumaya devam ^^)
2- Her Anneye Lazim Dua ve Bilgi Hazinesi (Öneri bir kitapti, faydalanacagimi düsünüyorum...)
3- Allah De Ötesini Birak (Bu kitap hakkinda asagida ayrintili yazacagim...)
4- 9 Ay 99 Esma (Belki lazim olur diye...)
5- Cocuklarimiza Namazi Nasil Sevdirelim (Biraz inceledim ve gayet faydali olacagini düsünüyorum...)
6- Aile Risalesi (Cep Boy bir okumalik...)
7- Tavuk Suyua Corba / Hayallerinizdeki Hayati Yasayin (Kisa öyküler olan kitaplari seviyorum sanirim...)
8- Bögürtlen Kisi (Sarah Jio'dan okuyacagim ilk roman...)

Kizim icin aldiklarim:
1- Gülperi
2- Basima Icat Cikardim / Zeynep'in Asiri Komik Maceralari-3 (Kizim okurken bayagi gülüyordu, diger serilerini de istiyor...)
3- Ucurtmam Bulut Simdi
4- Cilgin Ögretmen
5- Ayse ve Kücük Midl
6- Billur Ece (Kizimin simdiye dek okuyacagi en kalin kitap..)
7- Lokman Hekim ile Ciragi / Anadolu Masallari

Kitaplarimi Kitapyurdu.eu'dan aldim, bu defa internet sayfalari yenilendigi icin biraz uzun sürdü elime ulasmalari ama ulastilar cok sükür :)


Vee simdi gelelim "Allah De Ötesini Birak" kitabi ile ilgili görüslerimi yazmaya:

Kim okursa okusun huzurdan baska birsey hissetmesi imkansiz diyorum ben! Bu kadar net söylüyorum ve sükrediyorum. Sükrediyorum cünkü böyle kitaplar yazan insanlar var dünyamizda. Allah razi olsun Ugur Kosar ve onun gibi gönülden, sevgiyle yazanlardan...
Herbir cümle merhem oluyor yaralara...
Korkutmuyor, acitmiyor, dislamiyor, hor görmüyor, hüzne bogmuyor...
Sadece sevgi var, huzur var.

Bir arkadasinizin son zamanlar morali mi bozuk, gidin bu kitabi hediye edin.
Bir tanidiginiz zor günler mi geciriyor, bu kitabi verin okusun.
Onlarin gönlüne ferahlik hediye etmek gibi birsey olacak bu!

Ben yazarin bir baska kitabina basladim bile :) Tam da ihtiyacim vardi son zamanlar böyle cümleler okumaya...


10

Pilates + Dogru Beslenme



Iki gündür Dvd'den takip ile Pilates yapiyorum, "herseyin bir ilki var" :) Aslinda kendimi zorladim desem daha dürüstce olur :P Insan düzenli bir spor ya da egzersiz yapmayinca zamanla vücut iyice tembellesiyor...Bu tembellige bir son vermek icin baslangic yapmis oldum devamini da getirebilirim insallah. Suan özellikle karin kaslarim olmak üzere birkac yerim agriyor ama cok normal tabi.

Neyse spor demisken en verimli sonucu almak icin beslenme de buna dahil olmali elbet. 
"Can bogazdan gelir" derler ama ben tersini diyecegim :) Gerek günümüzdeki tüketime tesvik, gerekse "cok ye" mesajlari maalesef hem bedenimize hem ruhumuza zarar veriyor. Ve biz homini girtlak yiyip duruyoruz, fazla yediklerimiz zaten disari atildigi icin, bir nevi israf etmiste oluyoruz. 

Misafir agirlamalarindaki cesitler bile cogaldi (tamam o koca masalari leziz bir sürü cesit yemekle dolduran becerikli bayanlari kiskanmiyor degilim :P). Ama gitgide mütevazilik kalkiyor, gösteris artiyor.
Ruhumuzu daraltiyor tüm bu hepsi.

Peygamber Efendimiz (sav) "Az yiyerek maddi manevi hastaliklarinizi tedavi ediniz", "Az yiyiniz, sihhat bulunuz", "Nefsinizi ac birakin ki kalbinize irfan nuru dogsun" buyurmustur.
Cok yemek, cok uyumak, cok konusmak kalbi karartir yaziyordu okudugum bir kitapta...
Mesnevi cilt 1, 2910'da "Perhiz etmek ilaclarin basidir...Perhiz et de canindaki, bedenindeki gücü kuvveti, saglik ve sihhati seyret." diye de bizlere yol gösteriyor.

Rabbim her konuda daha bilincli yasayabilmemizi nasip etsin, hayirli cumalar :)



Back to Top